Duygusal yönden güçlü olmak, bizi hayatın her alanında başarıya ulaştıracak bir beceri.
Duygusal gücümüzün seviyesini ise bazı zihinsel alışkanlıklarımız belirliyor.
Bu yazımda sizi zihinsel yönden çok daha güçlü kılacak 4 zihinsel davranışı anlatıyorum.
1. Duygularınızı Kontrol Etmeyi Bırakın.
Duygularımız en temel içgüdülerimizdir. Bilincimizin ilkel, hayvansal düzeyinde var olurlar.
Duyguları hissetmekten kendimizi alıkoyamayız. Bir daha kızmamaya çalıştığımızda, yaptığımız şey öfkemizi inkar etmekten başka bir şey değildir.
“Duygularımı hissetmekten kaçabilirim, aha geliyor o halde hemen engel
olabilirim” yaklaşımına hiçbir zaman inanmıyorum.
Onları önceden kontrol edemeyiz, sadece var olduklarını kabul edebiliriz.
Onları hissetmekten kaçamayız, sadece neden öyle hissettiğimizi bilirsek,
üzerimizdeki etkilerini azaltabiliriz.
Duyguları bastırmak doğru değildir, sadece duygularımızı akıllıca yöneterek onların tetiklediği davranışlarımızı ve söylemlerimizi değiştirebiliriz.
Mutsuz hissettiğinizde neşelenmeye, kaygılı veya sinirli hissettiğinizde sakinleşmeye zorluyorsunuz kendinizi.
Ancak bu şekilde duygularınızı kontrol etmeye çalıştığınızda, o an iyi hissetmeyi başarsanız da, kendinize uzun vadede zarar veriyorsunuz.
Çünkü psikoloji biliminin ortaya koyduğu bir gerçek var:
Negatif hislerden kaçındığınızda beyninize bu duyguların tehlikeli olduğunu söylüyorsunuz. Dolayısıyla bir sonraki sefer aynı duygu ortaya çıktığında, beyin tehlikeyi sezip korkuyor ve iki kat daha fazla acı hissetmenize neden oluyor.
Bu yüzden kendinizi kötü hissettiğinizde o duyguyu ortadan kaldırmak yerine kendinize şunu sorun:
''Bu duyguları benim için anlamlı bir şeye nasıl dönüştürebilirim?''
''Hayat çözülecek bir problem değil yaşanacak bir hakikattir.'' Soren Kierkegaard
2. Aklınıza Gelen Her Şeye İnanmayın.
Rasyonel ve yaratıcı düşünebilme yeteneğimiz, biz insanların en büyük gücü.
Bu yetisi sayesinde insan zihni olağanüstü sanat eserleri ortaya koydu, dünyanın gidişatını değiştiren, hayat kurtaran teknolojiler üretti.
Ama aynı insan zihni, savaşların ve kötülüklerin yaşanmasına da neden oldu.
Yani zihinlerimiz yaratıcı ve dahiyane fikirlerin yanında, bolca saçmalık da üretebiliyor.
Dolayısıyla düşünceleriniz doğası gereği her zaman doğru veya faydalı değildir. Öyle olduklarını varsaymak ise duygusal ıstırabın reçetesinden başka bir şey değildir.
Bu yüzden her an farkında olmanız gereken bir şey var: Bir düşüncenin zihninizde yer etmesi onu gerçek yapmaz.
Aklınıza gelen her düşüncenin doğru olduğunu varsaymak, sizi bu düşünce hakkında daha da fazla düşünmeye iter. Çok fazla düşündüğünüz şeyler de önünde sonunda sizin gerçeğiniz haline gelirler.
Başarısız bir insan olduğunuz düşüncesinin bir şekilde zihninize gelmesi sizi başarısız yapmaz.
Ancak o düşünceyi sürekli yinelemeniz, sizi gerçekten başarısız bir insana dönüştürebilir.
''Düşündüğünüz her şeye inanmayın. Düşünceler sadece birer düşüncedir.'' Allan Lokos
3. Değişime Kucak Açın.
Değişim, çoğu insan tarafından tehlike olarak görülür. Çünkü her türlü değişim çoğu zaman beraberinde negatif hisler de getirir. Bu yüzden hayatlarındaki her şeyi aynı tutmaya çaba gösterir insanlar.
Fakat siz isteseniz de istemeseniz de değişim kaçınılmazdır.
Hayat dediğimiz şey değişimin kendisidir.
Planlarınız bozulabilir.
İşleriniz ve kariyeriniz yerle bir olabilir.
Sevdikleriniz gidebilir.
Değişime açık olmamak, sizi kaygılı ve stresli bir insana dönüştürür. Her zaman hayal kırıklığı yaşarsınız, çünkü hayat çoğu zaman planladığınız gibi gitmez.
Değişimi bir fırsat olarak gördüğünüzde ise gelişime hazırsınız demektir.
Çünkü eğer işinizi kaybederseniz, bunu büyük bir felaket olarak değil de ilgi alanınıza ve yeteneklerinize daha uygun bir kariyeri keşfetmek için bir fırsat olarak görürsünüz.
Yaşadığınız yeri değiştirmeyi, yeni tutkuları keşfetmek, yeni insanlarla tanışmak için bir fırsat olarak görürsünüz.
Değişimin getirdiği zorlukları fırsat olarak görmek, çok kritik bir duygusal beceri.. Bu beceriyi geliştirmeniz sizi çok daha güçlü ve başarılı bir insan yapacak.
Bu yüzden bol bol pratik yapın. Kendinizi konfor alanınızdan çıkmaya zorlayın.
Pişman olmayacaksınız, üstelik zamanla büyük zevk alacaksınız.
''Dalgaları durduramazsın ama sörf yapmayı öğrenebilirsin.'' Jon Kabat-Zinn
Ayrıca Bakınız; Hayatınızı Değiştirme Vaktinizin Geldiğini Gösteren 3 İşaret
4. Kendinize Nazik Davranın.
Biz insanlar kendimize karşı acımasız olma eğilimindeyiz.
En ufak bir hata yaptığımızda ne kadar da beceriksiz, mutsuz hissettiğimizde ne kadar zayıf, reddedildiğimizde ne kadar değersiz olduğumuzu söyleriz kendimize.
Kültürümüz, başarılı olmanın kendimize karşı sert davranmaktan geçtiğini söylese de bu durum bizi gittikçe zayıflatır ve hatta zamanla öz gelişimimizi durma noktasına getirir.
Dolayısıyla duygusal olarak güçlü olmanın önemli yollarından birisi, her şey zorlaştığında dahi kendinize karşı nazik ve merhametli olabilmektir.
Ve bunu yapmayı başardığınızda hayatın ne kadar kolaylaştığına inanamayacaksınız.
''Kendinizi sevdiğinizde ve kendinize saygı duyduğunuzda, birilerinin sizi hoş görmemesi ya da onaylamaması korkulacak ya da kaçınılacak bir şey değildir.'' Wayne Dyer
***
Birkaç Küçük Ekleme:
Benzer içeriklerden ilham almak ve büyüme yolculuğunuzda hızlanmak isterseniz, hemen buradan ücretsiz bültenimize üye olabilirsiniz.
Sizinle aynı yollardan geçen bir topluluğun içinde hayallerinizi büyütmek isterseniz; Haddini Aş Kulübü'nde sizi bekliyoruz.