İnsan motivasyonunu etkileyen faktörler üzerinde uzun yıllardır kafa yoran biri olarak, iç görü elde etmek için düzenli olarak forum sitelerine, sosyal medyada yazılan yorumlarına yani sokağın sesine kulak veririm.
Geçenlerde bir forum sitesinde iş yaşam dengesi ile ilgili şöyle bir yorum vardı:
"20 yıl sonra geç saatlere kadar çalıştığınızı hatırlayanlar, sadece eşiniz ve çocuklarınız olacak."
Tartışma uzun çalışma saatlerinin olumsuzluklarına odaklanmıştı. Ki zaten bununla ilgili ansiklopedi yazılabilir, bir dengesizlik olduğu konusunda da hemfikirim. Ancak burada yeni bir pencere açmanın da önemli olduğuna inanıyorum. Ben bu konuda şöyle düşünüyorum: Sevdiklerinizle vakit geçirmek ve onlara kaliteli zaman ayırabilmek hayattaki en önemli şeydir. Bunun sonuna dek arkasındayım.
Ve fakat:
Sevdiğiniz insanların sizin hayatınızı idame ettirmek için ya da inandığınız bir şeylerle ilgili çok çalıştığınızı görmesi de, hayatlarının geri kalanında hatırlayacakları bir ilkedir.
İkinci noktanın önemi ve değeri, iş-yaşam dengesiyle ilgili konuşmalarda genellikle kaybolur. Oysa bu iki gerçek arasındaki dengeyi korumak, uzun vadede kazanmanın önemli bir yoludur. Başka bir deyişle, amacımız sevdiklerimizle sürekli birlikte olabilmek için kariyer gelişimimizden ödün vermek, profesyonel potansiyelimizi gerçekleştirememek ve öğrenmeyi ya da büyümeyi bırakmak değildir. Amaç, seçim yapma özgürlüğüne sahip olmaktır. İşimizi ya da hobilerimizi hakkıyla yapmak için doğru zamanı seçip, aile zamanından ödün vermemek bir özgürlüktür.
***
Çocukluğumun geçtiği evdeki komşumuz Ayhan amcadan örnek vereyim.
En yakın arkadaşımın babasıydı. Akşam yemeği için eve gelir, çocuklarıyla (çoğunlukla benimle de) oynar ve onlar yattıktan sonra geç saatlere kadar çalışırdı.
O kadar içli dışlıydık ki, gündelik yaşamlarının tümünde yer alma şansım oldu. Kadıköy'deki bir araba tamircisinde kalfaydı. İyi bir elektrik ustasıydı ve kendi dükkanını açmak istiyordu. Geceleri pillerle, elektrik kablolarıyla, ampüllerle bir şeyler yapardı. Yeni bir şeyler denemeye çalışıyordu.
Şimdi düşünüyorum da;
Kendi disiplinimin ve iş ahlakımın oluşmasında Ayhan amcanın etkisi büyük. Çünkü onun, onu heyecanlandıran şeyler üzerinde çok çalıştığını ama bunun ailesi önüne geçmesine asla izin vermediğini gördüm. Çocukları ona çok bağlıydı, çünkü o heyecan duyduğu şeyler için neden uğraştığını açıklamaya zaman ayırırdı. Neden onun için çok çalışmanın önemli olduğunu, neyi başarmayı umduğunu anlatırdı.
Cumartesi tüm gün çalıştığından, Pazar günü 17.00'a dek zaman ailesinindi. Ama bu saatten sonra bizden müsaade ister ve küçük odasına çekilirdi. Ailesi onun ne için çalıştığını bildiğinden aslında onun küçük girişimcilik hikayesine dahildi.
Bakın bu önemli:
Sevdiklerinizi gelişim yolculuğunuza dahil etmek harika bir şeydir. Neden çok çalıştığınızı, bunun onlar ve sizin için yarattığı değeri anlamaları önemlidir. Böylece onlar da kendilerini büyümenizin bir parçası olarak hissederler.
Ve aslında insanlar birbirinin davranışlarından etkilendiklerine göre, tutkuyla gelişmenin ya da işinizi geliştirmenin çok değerli bir şey olduğunu anlarlar.
Çok taze bir hikaye daha:
Geçenlerde iş seyahatine giderken, oğlumu birkaç gün bırakmak zorunda kaldım.
Ondan ayrılmak benim için derin bir özlem demek, ancak giderken ona dedim ki:
"Seni bu dünyadaki her şeyden çok seviyorum. Ancak işimi de çok seviyorum. Ve mecbur olduğumdan değil, işimi sevdiğimden ve bir şeyler üretmekten zevk aldığım için çalışıyorum. Ben çalışmazsam çok mutsuz olurum. Ama her an aklımda olacaksın ve 2 gün sonra döneceğim."
Henüz 4 yaşında bile değil ama beni anladığını düşünüyorum. Yokluğumda da keyfi çok yerindeydi ve döndüğümde ilk sorusu şu oldu:
"Anne mutlu mutlu çalıştın mı?" 🥰
Özetle;
Sevdiklerimizle derin ilişkiler kurmak ve zamanın hakkını verebilmek dünyadaki en zengin duygu.
Ve bir taraftan da çalışmanın, bir konuya kafa yormanın da iyi bir şey olduğunu sevdiklerimize anlatmamız gerek. Uğruna zaman harcamaya değen bir yolculuğumuzun olmasının bizim için önemli olduğunu anlatmamız gerek.
Forumdaki yoruma geri dönersem;
Evet 20 yıl sonra uzun çalışma saatlerimizi patronumuz hatırlamayacak ancak:
Kendimizi geliştirdiğimizi, bir eğitime katıldığımızı, bir iş kurmaya çalıştığımızı gören çocuklarımız aynı zamanda bizden hayatla ilgili birçok önemli değer öğrenecek. Çalışkan olmak gibi, disiplin gibi, bir işe anlam katmak gibi..
Sadece dengeyi doğru kurmak önemli ve bunu başarabiliriz.. Ayhan amca gibi..
Hazır bugün babalar günü, merhum Ayhan amcamın nezdinde tüm babalarımıza yürekten sevgilerimi iletiyorum.
İyi ki varsınız :)
📮 Size Nasıl Destek Olabiliriz?
1) Haddini Aş Kulübü: Kendinize 1 yıl sürecek profesyonel bir gelişim yolculuğu hediye etmek isterseniz; içinde mentorluk seansları, eğitim ve seminerler, okunacak / izlenecek kaynaklar, size özel videolar sunduğumuz bir toplululuğun parçası olabilirsiniz. Haddini Aş Kulübü ile ilgili daha fazla bilgi burada.
2) Kitap Ekspresi: Uluslararası bestseller olmuş, çoğu Türkçe'ye çevrilmemiş kişisel gelişim ve iş kitaplarının ana fikirleri ve en önemli ipuçları özetlediğimiz; Kitap Ekspresi'ne katılmak isterseniz buradan üyeliğinizi başlatabilirsiniz.
3) Mentorluk: Eğer kariyerinizde ya da girişiminizde büyümeye ihtiyacınız varsa ve bir akıl hocasının desteğini almak isterseniz, mentor olarak da size yardım etmeye hazırız. Mentorlukla ilgili detaylı bilgi burada.
コメント