Zor günlerden geçiyoruz.
Krizler, belirsizlikler ortasında, giderek yaygınlaşan cehalet, kötülük ve bencilliklerle boğuştuğumuz, üretmenin değil tüketmenin rağbet gördüğü günlerden geçiyoruz.
Aynı zamanda herkesin her şeyden şikayetçi olduğu, herkesin birbirini suçladığı, ancak kimsenin sorumluluk almadığı, daha iyisi için çabalamadığı günler bu günler.
Hani Kemal Tahir diyor ya Esir Şehrin İnsanları kitabında: ‘’Bizim memleket ıstıraba katlanmasını iyi beceriyor da ona karşı gelmesini bilmiyor.’’
Tam da öyle bir şey.
Şimdi içinizden ‘’Ee, bize mi kaldı her şey?’’ Diyenler olacak.
Evet, bize kaldı. Geçmişten ders alarak daha iyi bir gelecek inşa etmek her birimizin sorumluluğunda.
İyileşmenin İlk Adımı: Kendimiz
‘’Her şey berbat’’ diyorsun ama asla daha iyisini yapmak için uğraşmıyorsun. Neden?
Çünkü korkuyorsun. Çünkü kendine güvenmiyorsun. Çünkü içinde kemikleşmiş önyargılar hareket etmeni engelliyor.
Çünkü kendin için düşünmüyor, kendin için hareket etmiyorsun.
Çünkü durmadan kendini yalan cümlelerle teselli ediyorsun: ‘’O ünvana sahip olmasam da olur.’’, ‘’O kadar para kazanmasam da olur.’’, ‘’Bu iş beni aşar.’’, ‘’Ben zaten bunu başaramam, başkası yapsın.’’
Hayır.
O ünvana sahip olmalısın.
O parayı kazanmalısın.
O işi yapabilirsin.
Başkası değil, sen başarabilirsin.
Ne zamanki cesurca, kendine sonsuz bir güven duyarak yaşamaya başlarsan, işte o zaman daha iyi bir toplumun temelleri atılmış olacak.
Şikayet Etme, Çabala
Cehaletten ve kötülükten mi şikayet ediyorsun?
Daha çok oku, daha çok öğren. Doğru ve faydalı bulduklarını yay insanlara. Bir tweet at mesela, bir makale paylaş, bir yayın yap.
Sen ışık olmayı dene bir kez de. Sen al o sorumluluğu. Emin ol paylaştıkça daha çok parlayacak o ışık.
Öğrenme sanatının unsurları: İrade, intizam ve zamandır. Marcel Proust
Vasatlıktan mı şikayet ediyorsun?
Önce sen en iyisi olmaya çalış. İşini olağanüstü yap, kariyerinle ve karakterinle baş döndür, büyük hayallerin peşinden koş. İnsanlar seni takip etsin, senin kalitenden etkilenip seni rol model alsınlar.
Etrafınızdaki insanlar öyle yaptı diye sizin de vasat bir hayata razı olmanız gerekmez. Joshua Fields Millburn
Kimseye güvenememekten mi şikayet ediyorsun?
Önce sen güven ver.
Fikirlerin, söylediklerin ve eylemlerinin uyuşmasıyla güven ver. İçten gülümsemenle, samimiyetinle, merhametinle güven ver. Kurduğun cümlelerle güven ver.
Dünyada görmek istediğin değişimin kendisi ol. Gandhi
Şikayet etmeden önce düşün.
”Daha fazla verin bana, daha fazla” demeyi bırakıp biraz da ”Ben ne verebilirim?” diye düşün.
Bizim için düşün. Hepimiz için.
Ve şunu unutma: Seni sen yapan düşündüklerin değil, yaptıkların olacak.
Sahi ya, bugün geleceğimiz için ne yapacaksın?