top of page
Yazarın fotoğrafıpınarözkent

Can Sıkıntısının Muhteşem Faydaları

Güncelleme tarihi: 30 Mar 2023

En son ne zaman sıkıldığınızı hissettiniz? Hiç bitmeyen bir Zoom görüşmesi sırasında mı yoksa çocuğunuzun sınıf arkadaşının akıllara durgunluk veren uzunca bir doğum günü partisi sonrasında mı?


Birçok insan can sıkıntısının artan boş zamanımızı ve teknolojiye olan bağımlılığımızı yansıttığını varsaysa da, insanlar eski zamanlardan beri can sıkıntısından şikayet ediyor.

Örneğin, Romalı filozof Seneca can sıkıntısının huzursuzluğu hakkında yazmıştı ve motivasyonu azaltma ve hareketsizliği artırma potansiyeline dikkat çekti.

Ancak can sıkıntısının olumsuz bir deneyim olması gerekmez. Doğru tanındığında ve kullanıldığında, hem mutluluğu hem de yaratıcılığı artırmak için bir araç olarak kullanılabilir. Buna “can sıkıntısı paradoksu” deniyor.


Can Sıkıntısının Türleri Var

Can sıkıntısı aynı his gibi görünse de, araştırmalar aslında beş farklı can sıkıntısı türü olduğunu ortaya koyuyor. Kişiliğine bağlı olarak, çoğu insan yaşamları boyunca bu can sıkıntısı biçimlerinden sadece bir ya da ikisini yaşıyorlar.

Dr Thomas Goetz şöyle açıklıyor: “Belirli can sıkıntısı türleri yaşamanın belli bir dereceye kadar kişiliğe özgü eğilimlerden kaynaklanabileceğini düşünüyoruz.”


Yani yaşadığımız can sıkıntısı türü, karakterimizin de bir uzantısı.. Ve eğilimli olduğumuz sıkıntı tipini anladığımızda, onu lehimize çevirmemizin ilk adımı olduğu iddia ediliyor.



İşte araştırmacılar tarafından tanımlanan 5 can sıkıntısı türü:


1. Başka Bir Şey Yapmak İstiyorum:


Bu can sıkıntısı tipi, farklı bir şey yapmak isteyip de ne olduğunu bilmemenin nahoş hissidir. Çekici bir şey ortaya çıkarsa, muhtemelen onu takip etme dürtüsüne sahip olacaksınız. Zorluğu, herhangi bir alternatif düşünmekte yatıyor.


2. Can Sıkıntısı Hissetmeyi Sevmiyorum:


Burada konu bu hissi deneyimlemenin sizi mutsuz hissettirmesi. Fark, o duyguyu yaşamamak için proaktif olur ve hemen o huzursuzluğu giderecek bir şey aramaya odaklanırsınız.


3. Canım Sıkılıyor ve Gerginim:


Bu tip can sıkıntısı, öfke ve hayal kırıklığı ile ilişkilidir. Streslisiniz, gergin hissediyorsunuz ve umutsuzca bir kaçış yolu arıyorsunuz. En tatsız can sıkıntısı türüdür.

4. Sıkılmak Doğaldır:


Sinirli veya huzursuz hissetmek yerine sakin, rahat veya içinize kapanık görünebilirsiniz. Bu tip can sıkıntısı yaşayan bazı insanlar, bunu hoş olmayan bir deneyim olarak görmezler, aksine rahatlama, kendini şımartma şansı olarak düşünürler.


5. Her Şey Boş:


Can sıkıntısının en son keşfedilen şekli olan boşvermişlik eğilimli can sıkıntısı, çaresizlik hissi verebilir ve depresyona yol açma potansiyeline sahiptir. Mutsuzluk duyguları mevcuttur, ancak herhangi bir şey yapmak için çok az dürtünüz olabilir, bu da kronik bir ilgisizlik ve tükenmişlik kısır döngüsüne yol açabilir.


Can sıkıntısı evrensel bir deneyimdir, ancak bazılarımız buna diğerlerinden çok daha duyarlıdır ve bir tür can sıkıntısına diğerine kıyasla daha duyarlı olabiliriz. Yaşadığınız can sıkıntısı türü ne olursa olsun, değişiklik yapma zamanının geldiğinin bir işaretidir.


Acı çekmek yerine, can sıkıntısını yeni ve heyecan verici bir şeye sıçrama tahtası olarak kullanabilirsiniz.

Neden Bazı İnsanlar Daha Çok Sıkılır?


Genelde içe dönük insanlar can sıkıntısını nadiren deneyimlerken dışa dönük insanlar bu duruma daha çok eğilimlidir.


En eski psikolojik deneylerden birinde dışa dönük insanlar bir hücrede hapsedildiğinde çok kaygılanırken, içe dönük insanların durumla daha iyi baş ettiği gözlemlendi. Hatta içe dönük insanlar sosyal ortamlara girdiklerinde daha fazla endişeleniyorlar.


Psikolog Hans Eysenck, dışa dönük insanların daha düşük uyarılma seviyesine sahip olduğunu gözlemledi. Uyarılma seviyesi, zihnimizin herhangi bir uyarana karşı uyanık ve hazır olma durumunu ifade ediyor.


Bu nedenle dışa dönük insanlar, normal olan seviyeye ulaşmak için daha fazla çaba göstermek zorunda kalıyor. Bu yüzden yalnız kaldıklarında canları daha çabuk sıkılıyor, yeni şeyler tecrübe etme ve risk arayışları daha fazla oluyor.

İçe dönük insanlar ise zihinsel olarak zaten aşırı uyarıldıkları için yalnızlığı ve sakin aktiviteleri daha çok tercih ediyor.


Hepimiz can sıkıntısı yaşıyoruz, bazı insanlar daha fazla yaşıyor. Önemli olan sıkıntımızı ne kadar iyi tolere ettiğimiz, bastırmaya ihtiyaç duyup duymamamız.


Canınız Sıkılıyorsa Bu İyi Bir Şey!


Can sıkıntısı üzerine yapılmış bir bilimsel araştırmadan bahsetmek istiyorum şimdi:


Araştırmanın ilk aşamasında, iki gruba ayrılan deneklerden ilk gruba bir telefon rehberini kopyalama gibi epey sıkıcı bir görev veriliyor. İkinci grup olan kontrol grubu deneklerine ise hiçbir görev verilmiyor.


Deneyin ikinci aşamasında bu iki gruptan bir çift plastik kapla üretebilecekleri kadar fikir üretmeleri isteniyor. Hangi grup daha başarılı oluyor dersiniz?


Cevap: Sıkıcı işlerde uğraşan ilk grup, çok sayıda yaratıcı fikir üretiyor.


Ardından araştırmaya üçüncü bir grup ekleniyor. Bu grup da sadece telefon rehberi okumakla görevlendiriliyor. Çok daha sıkıcı ve rutin bir görev yani.

Araştırma sonuçlandığında sonradan katılan, en sıkıcı görevin yüklendiği bu grubun yaratıcılık puanı hem diğer gruplardan hem de bir önceki ölçümlerden çok daha yüksek çıkıyor.


Haliyle buradan, pasif olduğumuz, canımızın sıkıldığı durumlarda hayal gücümüzün ve yaratıcılığımızın tetiklendiği sonucunu çıkarabiliriz.


Düşünsenize gördüğümüz o en yaratıcı eserler, düşünceler, eylemler… Hepsi can sıkıntılarından kaçmayıp onu bir avantaja çeviren insanlar tarafından ortaya çıkarıldı. Her zaman başka bir şey yapmakla çok meşgul olan insanlar tarafından değil.

“Yaratıcı insanların hayatları can sıkıntısı tarafından yönetilir ve kontrol edilir.”

Susan Sontag


Fark ettiniz mi?


Karantina sürecinde ne çok yaratıcı faaliyet ile karşılaştık ve “Yaratıcılık Ekonomisinin” patlamasına tanık olduk. Evde canı sıkıldığından 3D çizim öğrenip sonra bunu bir startup’a dönüştüren Youtuber Orkun’u hatırladınız di mi?


İşten sıkılmak aslında yaratıcılığı artırabilir çünkü bize hayal kurmak için zaman verir.

Dr Sandi Mann


Can sıkıntısı ayrıca uyarılma seviyelerini artırabilir, bu da olaylara odaklanmayı ve tepki vermeyi kolaylaştırır. Bu nedenle can sıkıntısı yaşamak, mutluluk için çabalamak veya yeni yaratıcı projelere başlamak için mükemmel bir fırsat olabilir.


“İş yerinde can sıkıntısı her zaman ortadan kaldırılması gereken bir şey olarak görüldü, ancak belki de yaratıcılığımızı geliştirmek için onu kucaklamalıyız”

Rebekah Cadman


Can sıkıntısından kaçınmak, odaklanma becerimizi kaybetmemize de neden olabiliyor.


Cal Newport, odaklanma konusunu ele aldığı ‘’Pürdikkat’' kitabında ‘’Odaklanma yetisini neden kaybettik ve nasıl geri kazanabiliriz?’’ sorusuna, araştırma verilerine dayanarak şöyle bir cevap veriyor;


"Tıpkı beden sağlığına antrenman dışı zamanlarda da özen gösteren profesyonel bir sporcu gibi siz de odaklanma harici zamanlarda zihninizi toksik girdilerden korumalısınız;

bunaldığınız her an aklınızdan geçen ilk şey tüymekse, sıra pürdikkat çalışmaya geldiğinde zorlanırsınız."


Ayrıca merak duygusunun da en büyük tetikliyicisidir can sıkıntısı.


Bizleri yeni şeyler denemeye ve öğrenmeye iter. Ve merak duygusu bize bambaşka dünyaların kapılarını açar, bizi geliştirir ve başarıya ulaşmamızı kolaylaştırır.


Eğer yaratıcılığınızı ve odaklanma yetinizi kaybettiğinizi hissediyorsanız, belki de birazcık durup sıkılmanın zamanı gelmiştir.


Canım Sıkılınca Ne Yapmalıyım?


Parmaklarımızın ucundaki teknolojiyle, sosyal medyada düşüncesizce gezinerek can sıkıntısını giderebileceğimizi düşünmek çok kolay.


Bununla birlikte, araştırmalar, can sıkıntısını yönetmek için akıllı telefonunuzu kullanmanın sizi giderek daha fazla sıkılmış ve daha da yorgun hissetmenize neden olabileceğini gösteriyor.


Bunun yerine, can sıkıntısını yeniden çerçevelemenin yollarını bulmak, onu olumsuz bir deneyimden acı çekmek yerine yapıcı bir araç olarak kullanmanıza izin verecektir.





Can sıkıntısı ortaya çıktığında avantajlı bir şekilde başa çıkmak için uygulayabileceğiniz birkaç basit strateji var.


1. Durumu yeniden çerçeveleyin.


Can sıkıntısının ve buna bağlı olumsuz düşünce kalıplarının devreye girdiğini fark edin. Düşüncelerinizin farkında olarak, onlara meydan okumak için adım atabilirsiniz.


Canınız sıkılıyorsa, mevcut duygusal durumunuzu değiştirmek için ne yapabilirsiniz?


Can sıkıntısını bir tehdit yerine üstesinden gelinmesi gereken bir zorluk olarak görebilirseniz, onu daha olumlu bir deneyime dönüştürebilirsiniz.

Örneğin, işiniz aşırı derecede sıkıcı hale geldiyse veya serbest çalışan olarak verimsiz bir dönem geçiriyorsanız, sıkıldığınız zamanları yeni müşterilere yaklaşmak, heyecan verici bir projeye başlamak, hayal kurmak veya bir online eğitime katılmak için bir fırsat olarak görebilirsiniz.

Can sıkıntısını, yaratıcılık için içsel motivasyonunuzu ateşlemenin bir yolu olarak da kullanabilirsiniz. Harvard Üniversitesi’nden Prof. Teresa Amabile, "İnsanlar, dış baskılarla değil, öncelikle işin kendisinin ilgi, tatmin ve meydan okumasıyla motive olduklarını hissettiklerinde en yaratıcı hallerine kavuşurlar." diyor.


Burada zorluk tam olarak ne yapacağınıza karar vermek. Yeni bir dil öğrenmek mi? Yeni bir hobi edinmek mi? Bir girişim fikri üzerine düşünmek mi? Kitap yazmak mı?


Kendinize yapacağınız en büyük iyilik, gerçekten sevdiğiniz, size fayda sağlayacak, uzun vadeli bir amaca veya değere hizmet edecek bir şey bulmak olur. Hayatınızı değiştirecek ve sizi değerlendirecek bir şey.

Can sıkıntısınız sizin olağanüstü işlere imza atmanızı sağlayabilir. Siz yeter ki onu nasıl kullanacağınızın bilincinde olun.


2. Tamamen Yeni Bir Şey Deneyin.

Can sıkıntısı çekiyorsanız ve yapacak bir şey bulamıyorsanız, tamamen yeni bir şey deneyin. Bir resim çizin, bisiklete binin veya yeni bir tarif deneyin.


Hiç bilmediğiniz bir şey denemek konfor alanınızın dışında olabilir, ancak can sıkıntınızı giderebilir veya beklenmedik bir ilgi uyandırabilir.


Bana, oğlumun oyuncak orgunu önüme alıp bildiğim bir şarkıyı nasıl çalabileceğimi bulmak için rastgele tuşlara basmak iyi geliyor mesela.



3. İşe Yarama Dürtünüzün Önüne Geçin.

Eğer hırslı veya dopdolu yaşamak isteyen biriyseniz, günün her dakikasında bir şeyler başarma dürtüsünü bırakmak zor olabilir.


Gününüzü doldurmaya direnebilirseniz, can sıkıntısı dilimlerini rahatlamak için kullanabilirsiniz.


Rahatsız edici duyguları hafifletmek için gelişigüzel bir şeyler aramak yerine, zamanınızı yeniden şarj olmak için kullanın.


Satın aldığınız ama asla başlamaya zaman bulamadığınız romanı okuyun, bir günlük yazmaya başlayın ya da öz bakımınız için kendinize zaman ayırın. Pilleriniz yeniden şarj edildiğinde, yalnızca kendinizi enerjik hissetmekle kalmayacak, aynı zamanda gelecekteki can sıkıntısı zamanlarını yönetmek için daha donanımlı olacaksınız.


Son olarak, şunları da yapabilirsiniz... Hiçbir şey yapmayın! Sıkılmak bir lüks olarak yeniden ele alınabilir.


İlk baştaki huzursuzluğa katlanabilirseniz, sıkılmak, hayatınızı daha iyi şekillendirmek için yeni fikirler hayal ettiğinizi görebileceğiniz bir huzur duygusuna yol açabilir. Sıkılma özgürlüğünün keyfini çıkartın!


Son Bir Ekleme:


Eğer benzer içeriklerden ilham almak ve yaşamınızı dönüştürme cesaretini bulmak isterseniz sizi Haddini Aş E Bülten ailemize hevesle bekleriz. Bülten abonesi değilseniz, buradan ailemize katılabilirsiniz.


Haddini Aş Kulübü'ne üye olmak isterseniz, link burada. Hem artık taksitle ödeme seçeneğimiz de var!



1.691 görüntüleme2 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

2 Comments


Pınar Özkent
Pınar Özkent
Nov 18, 2020

İlk gruba verilen iş sıkıcı ya, o bakımdan:)

Like

Başak Uğursal
Başak Uğursal
Nov 18, 2020

Benim kafam karıştı. Sadece ilk gruba yapabilecekleri bir iş verilmiş. Bu durumda sıkılan ikinci grup olmuyor mu? Neden çok sayıda yaratıcı fikir ilk gruptan çıkıyor? :)

Like
Yazı: Blog2_Post
bottom of page