Tarihe baktığımızda istisnalar olsa da, yaratıcı insanların sefalet içinde hayatlar yaşadıklarını, hak ettikleri değeri göremeden bu dünyadan geçip gittiklerini görürüz.
Bu yüzden insanlar yaratıcı işler yapmayı, sanat eserleri ortaya koymayı, geçimlerini sağlayacak bir iş olarak benimsemekten kaçınarak bir hobi olarak görmeye eğilimlilerdi.
Çünkü sistem yaratıcıları pek beslemiyordu. Aksine yaratıcıların sırtına binenleri besliyordu.
Artık işler değişiyor.
Teknoloji sayesinde dünya ve yaşam şekillerimiz öyle bir dönüşüyor ki, yaratıcılık gittikçe en değerli kişisel beceri haline geliyor.
Tarihte belki de ilk defa yaratıcıların gerçek zenginlere dönüşeceği bir döneme giriyoruz.
Günümüzde Yaratıcılık Nedir?
Yaratıcılık deyince birçoğumuzun aklına inanılmaz eserler ortaya koyan ressamlar, müzisyenler, besteciler geliyor. Ancak beynimizdeki klasik yaratıcı imajını biraz gözden geçirmemiz gerekiyor.
Yaratıcılık demek başkalarının kullanmaktan, dinlemekten, izlemekten, hayatına sokmaktan keyif alacağı, onların problemini çözen, fayda sağlayan ürün, hizmet ve eserler ortaya koymak demektir.
Peki günümüzde yaratıcılar olarak kimleri sayabiliriz?
Mucitler birer yaratıcı. İcatlar, patentler ortaya koyuyorlar.
Yazılımcılar birer yaratıcı Başkalarının problemlerini çözen yazılımlar, aplikasyonlar geliştirip, insanların keyifli zaman geçirmesini sağlayacak oyunlar hazırlıyorlar.
Şefler birer yaratıcı. Bazen kimsenin pişiremediği harika yemekler pişiriyor, bazen yepyeni tarifler buluyorlar.
Müzisyenler birer yaratıcı. Eserleriyle insanların yüreklerine dokunuyor, onlara hem mutlu hem hüzünlü zamanlarında eşlik ediyorlar.
Tasarımcılar birer yaratıcı. Tasarımlarıyla kimi zaman ilham veriyor kimi zaman yeni bakış açıları aşılıyorlar insanlara.
Yazarlar birer yaratıcı. Romanlarla, kısa hikayelerle, öykülerle hiç bilinmedik diyarlara götürüyorlar bizleri.
Düşünce liderleri birer yaratıcı. Podcastler, bloglar, konuşmalar ile insanlara daha akıllıca yaşamları için rehberlik ediyorlar.
Girişimciler birer yaratıcı. Ortaya koydukları yeni işlerle insanlara bambaşka deneyimler yaşatıyor, problemlerine çözümler sunuyorlar.
Komedyenler, internet fenomenleri, sporcular…
Hepsi birer yaratıcı.
Listeyi daha da genişletebiliriz.
Anlamamız gereken şey ise şu: Yaratıcılık sadece sanata özgü bir şey değil, günümüzde pek çoğumuz yaratıcı süreçlere katılabiliriz.
Ayrıca Bakınız; Harekete Geçmekte Zorlananlar İçin 5 Dakika Kuralı
Yaratıcılığı Zenginleşme Aracı Kılan Değişim Ne?
Temel değişim elbette teknoloji.
Şöyle bir örnek üzerinden gidebiliriz:
Eski dünyada bir müzisyen olsaydık ve yeni eserimizi piyasaya sürmek isteseydik, ilk önce prodüktörleri ikna etmemiz gerekecekti. Ancak prodüktörler eserimize onay verirse eserimiz bir ürüne (plak, kaset, CD… v.s) dönüşebilir ve dinleycilerle buluşabilirdi.
Üstelik onay verildikten sonra da plağımız son derece karmaşık dağıtım sistemleri üzerinden dağıtıma çıkacak, tüm bu aşamalardaki kesintilerden dolayı bize çok az miktarda bir para kalacaktı.
Bu süreci her türlü yaratıcı eser için düşünebiliriz.
Süper popüler olmayı beceren bir sanatçıysak elbette zengin olabilirdik. Ancak eski sistemde pek çok yetenekli ve kaliteli sanatçı dahi hak ettiği değeri göremeden ve hep para sıkıntısı çekerek silinip gitti.
Kısacası eski düzen (prodüktörler, aracılar ve dağıtım şirketleri) hep şunu söylüyordu: Sen yaratıcı olabilirsin. Kusura bakma ama bu işin ekmeğini biz yiyeceğiz.
Ayrıca bakınız; Bu 9 Yöntemle Pasif Gelir Elde Edebilirsiniz!
Şimdi ise işler değişiyor.
Öyle kanallar, öyle platformlar var ki eğer gerçekten yaratıcı bir şey üretmişsek bu platformlar üzerinden doğrudan insanlarla buluşturup para kazanmaya başlayabiliyoruz.
Bir yazılımcıysak Apple üzerinden aplikasyonlarımızı satabiliyoruz.
Sosyal medya fenomeni olmak isteyen biriysek ürettiğimiz içerikleri Instagram, TikTok gibi platformlarda pazarlayıp reklam işbirlikleri ile para kazanabiliyoruz.
Süper bir dijital oyuncuysak oyun taktiklerimizi Twitch üzerinden pazarlayabiliyor, buradaki bağış gelirleriyle para kazanabiliyoruz.
Belli konuda eğitim verebilecek bir insansak Udemy'den eğitimlerimizi satabiliyoruz.
İyi bir yazar olduğumu düşünüyorsak, yazılarımızı Wordpress, Medium gibi platformlar aracılığıyla paylaşabiliyor ve paraya dönüştürebiliyoruz.
Gördüğünüz gibi eskisine göre çok daha kolay bir şekilde tanınıp, gelir modeli yaratabiliyoruz ve bu gerçekten muazzam bir devrimsel dönüşüm.
NFT'ler Yaratıcıların Önünü Nasıl Açıyor?
Eski düzende yaratıcıların diğer büyük bir sorunu eserlerinin telif haklarını, patentlerini alamamaları, gelirinden yararlanamamaları idi.
NFT'ler (Non Fungible Token) bu sorunu çözüyor.
Çünkü eser blockchaine bir kere bağlandığında o eserin kime ait olduğu, orijinalliği, ne zaman üretildiği sisteme kaydediliyor. Bu da dijital dünyada oluşturulan resim, ses ya da video dosyalarının, yani dijital varlıkların kripto ağı üzerinden tescilli olarak el değiştirmesini mümkün kılıyor.
NFTlerin sunduğu başka güzellikler de var.
Dijital sanat eserimizi NFT'ye çevirip sattığımızda ileride bu eseri satın alan kişi başkalarına sattıkça biz de komisyon almaya devam ediyoruz.
Üstelik eserimize yeni güncellemeler de getirebiliyor ve o güncellemeler için yeni paralar isteyebiliyoruz.
Mesela kış manzarasının olduğu bir resim yaptık diyelim. Aynı resmin yaz manzarasını, gece ve gündüz hallerini çizip bunları esere eklemeler olarak koyabiliyor ve bunlardan ömür boyu yeni gelirler sağlayabiliyoruz.
NFT'ye çevirdiğimiz eseri tek bir platforma yüklemek zorunda da değiliz.
Eserimizi blockchain üzerinde tutabiliyoruz ve ilgili platformlar eserimizi bizden kiralayabiliyorlar. Eserimizi tek bir platform değil onlarca platformdan pazarlayarak alternatif gelirler elde edebiliyoruz.
NFT'leri Anlattığım Podcast Serisine Ulaşmak İçin Tıklayınız ⬇️⬇️⬇️
Yaratıcılık Kolaylaşıyor
Yaratıcılığımızı geliştirmek de artık kolaylaşıyor. Müşterilerle doğrudan ve sürekli etkileşim halinde olmamız ve onlardan düzenli geri bildirimler almamız, eserlerimizi daha iyi hale getirmemize ve yaratıcılığımızı geliştirmemize yardımcı oluyor.
Eğer siz de yaratıcı işler yaparak gelir elde etmek istiyor, ancak nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız en başta hoşlandığınız alanlara bir göz atın derim.
Çok iyi yemek yapıyorsanız, kendi tarzınızda yemek videoları çekip paylaşabilirsiniz.
Güzel yazdığınızı düşünüyorsanız bir blog açabilirsiniz.
Sesinizin güzel olduğunu ve anlatacak bir şeyleriniz olduğunu düşünüyorsanız benim gibi podcastler yapmaya başlayabilirsiniz.
Ve tabii bir yandan da bunları NFT'leştirmeyi öğrenebilirsiniz.
Evet, ben geleceğin yaratıcıların elinde olduğunu ve önümüzdeki dönemde şimdiye kadar hiç görmediğimiz kadar yaratıcılık zenginliğiyle karşılaşacağımızı düşünüyorum.
Poscasterlar, youtuberlar, grafik sanatçıları milyoner olmaya başladılar bile .
Siz bu sürece katılmak için neyi bekliyorsunuz?