Hayat bazen çok zorluyor, çok yoruyor değil mi?
Her güne heyecanla uyanan, her gün müthiş bir enerjiyle çalışan, hedefleri için çabalayan insanların sayısı gitgide azalırken, amaçsızca, isteksizce yaşayan insanlar artıyor.
Yaşadığımız küresel krizin etkisiyle de insanlar giderek daha sıkışmış, daha çaresiz hissediyorlar.
Evet, böylesi bir dönemde kendimizi motive etmek de zor verimli bir şekilde üretmek de.
Zor, ama bu asla ‘’kendimizi bırakma’’ hakkına sahip olduğumuz anlamına gelmiyor. Aksine elimizden gelenin en iyisini yaparak yaşamamız gerekiyor.
Peki böyle bir hayattan galibiyet elde ederek nasıl çıkacağız?
Geleceğiniz İçin Bir Planınız Olsun
İşinizden nefret ediyor olabilirsiniz, kariyeriniz istediğiniz gibi ilerlemiyor olabilir, yaşadığınız yerden ya da çevrenizdeki insanlardan memnun olmayabilirsiniz.
Ve Pandemi her şeyi daha da zorlaştırmış, tüm seçeneklerinizi daraltmış olabilir.
Eğer geleceğe dair bir planınız yoksa muhtemelen bu şekilde yaşamaya devam edeceksiniz. Yarınınızın bugünden bir farkı olmayacak.
Üzgünüm ama geleceğe dair bir planınız yoksa bugün yaptıklarınızın da bir önemi yok.
Zihninizdeki gelecekte ne ve kim olmak istediğinize dair resmi ne zaman ki netleştirirsiniz, o zaman hayatınızı kurtarmak için önemli bir adım atmış olursunuz.
O yüzden hiç vakit kaybetmeden yapın planınızı, netleştirin resmi ve her gün onun için adımlar atın, çaba harcayın.
Zamanınızı Neye Harcadığınıza Dikkat Edin
Zamanınızın ne kadarını sosyal medyada, Netflix’te ya da arkadaşlarınızla geçiriyorsunuz?
Ya da şöyle sorayım: Zamanınızın ne kadarını pervasızca savuruyor, amaçsızca geçiriyorsunuz?
Bunların hepsi keyif veren, zaman zaman yapılması gereken şeyler. Ancak hiçbir zaman önceliğimiz olmamalılar.
Yaşamı doğru bir şekilde kullanmayı çoğu kişi başaramaz, dolayısıyla anlamlı bir şey üretmeden, kendini gerçekleştiremeden göçer gider dünyadan.
Unutmayın ki zamanımızı nasıl kullandığımız, harcadığımız zamanın miktarından çok daha önemli. Ve zamanınızın değerini bilmek hayatınızın değerini bilmektir.
Eğer bir kazanan olmak istiyorsanız, çoğunluğun aksine sizi geliştirecek şeyler yaparak geçirdiğiniz zamanın sosyal medyaya, boş içeriklere, eğlenceye ayırdığınız zamandan fazla olması gerekiyor.
Kendinize İyi Davranın
Kendimize iyi davranmak hayattaki en zor görevlerimizden olabilir.
İnsan nasıl iyi davranır kendine?
Egzersiz yapan, sağlıklı beslenen, sevdiği şeylere zaman ayıran, onu negatif etkileyecek her türlü şeyden uzak duran insan kendine iyi davranan insandır. Bunları çoğumuz biliyoruz.
Biliyoruz, ancak bir türlü başaramıyoruz. Bir türlü doğru olanı seçemiyoruz.
Kendine iyi bakmak, nefsin tatmini ve keyfi için yapılan her şey değil, kendini korumak için yapılan her şeydir. Audre Lorde
Kendimize iyi davranmanın en önemli anahtarı: Öz-disiplin.
Öz disiplinimiz ne kadar güçlü olursa dürtülerimizi o kadar iyi kontrol edebilir, hedeflerimize o kadar kolay ulaşabiliriz.
Hatta Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşinin en uçtaki basamağı olan kendini gerçekleştirme bölümüne ulaşabilmesi için kişiden beklenen yeterliklerden biri de öz-disiplindir. Yani öz-disiplin dediğimiz şey, kişinin potansiyelini gerçekleştirmesi için bir ön şarttır.
O yüzden kendinize iyi davranmak için önce öz-disiplininizi geliştirmek için çaba harcamalısınız.
Sizi Canlı Hissettiren Şeyi Yapın
Howard Thurman’ın hayat mottosu olarak benimsenebilecek, harika bir sözü var. Diyor ki:
”Kendinize dünyanın neye ihtiyacı olduğunu değil, size yaşam verecek şeyin ne olduğunu sorun ve hiç zaman kaybetmeden gerçekleştirin. Çünkü dünyanın ihtiyacı olan şey, yaşam sevinciyle dolu insanlardır.”
Hepimiz yaptığında harika hissettiği, ‘’iyi ki yaşıyorum’’ dediği bir şeye sahip. Ve hepimiz içimizdeki onu keşfetmekten ve yaşamaktan sorumluyuz.
Ne dersiniz?
Hayatı ıskalayan değil de kazanan olmak, o duyguyu tatmak için çabalamaya değmez mi?
Hayattaki görevim sadece hayatta kalmak değil, gelişmektir; ve bunu biraz tutku, biraz merhamet, biraz mizah ve bir tarz ile yapmaktır. Maya Angelou
Ayrıca Bakınız; 20'li Yaşlarda Kendime Vereceğim 8 Öğüt
コメント