Hayatınızın Kahramanı Olun!
- Pınar Özkent
- 16 Tem 2020
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 30 Mar 2023
Geçenlerde Nora Ephron’a ait şöyle bir söze denk geldim: ‘’Her şeyden önce, hayatının kahramanı ol, kurbanı değil.’’
‘’Kendi hayatının kahramanı olmak’’ denince benim aklıma hayatının kontrolünü eline almış, kendi kararlarını kendi alma cesareti gösteren, kendini bilen, mücadeleci, ışığıyla etrafını aydınlatan kimseler geliyor.
Bugüne kadar okuduğum biyografilerden, başarı hikayelerinden yola çıkarak ‘’nasıl kendi hayatımızın kahramanı oluruz?’’ Sorusunu cevaplamaya çalıştım bu yazımda.
Kendini Bilmeyen Kahramanca Bir Hayat Yaşayamaz
Çünkü en iyi olanı başarabilmeniz ve ilerlemeniz, kendinizi tanıyıp, neyi neden istediğinizi, neler hissettiğinizi, güçlü ve zayıf yönlerinizi bildiğinizde mümkün olur ancak.
Kendinizi ne kadar iyi tanırsanız, doğru ve sağlıklı kararlar alma, başarılı olma ve hayatınızın kontrolünü elinize alma ihtimaliniz de o kadar artar, zorluklarla o kadar kolay başa çıkabilirsiniz.
İnsan kendini tanıdıkça öz saygısı ve özgüveni de artar, kendini kolayca motive edebilir. Mutlu, huzurlu ve zihinsel yönden güçlüdür kendini tanıyan insan. Daha özgür hisseder, dayatılanlara göre değil de içinden geldiği gibi yaşamaya başlar.
Değerli Amaç ve İdealleri Olmalı İnsanın
Victor E. Frankl’a göre bilinçaltımızın en derinlerinde yatan güdü, hayatın amacını ve anlamını bulma ihtiyacıdır.
O anlam ve ihtiyacı bulduğunuzda, işte o zaman gerçekten yaşamaya başlarsınız.
Ne yaptığınızda hayatın anlam ve amacına ulaştığınızı hissediyorsunuz? Bu sorunun cevabını net bir şekilde vermeye başladığınız an hayatınızın kontrolünü elinize almış olacaksınız. Aksi halde, muhtemelen başkalarının istediği, size dayatılan hayatı yaşıyor olacaksınız.
Güçlü Bir Zihin, Her Kapıyı Açar
Zihinsel yönden güçlü olmak, bir direnç gösterme yeteneğidir. Belirlediğiniz hedeflere giden yolda, başarınızı engelleyecek her türlü kaygı, şüphe gibi duyguların üstesinden gelmek ve onları yönetmektir.
Bu güce sahip olan insanlar başkaları için aşılması oldukça güç olan sorunların üstesinden kolayca gelirler. Kolay kolay demotive olmazlar.
Tıpkı Thomas Edison örneğindeki gibi:
Thomas Edison’un fabrikası bir prototipi yok eder ve bu hata tam tamına 23 milyon dolarlık bir hasara sebep olur. Edison bu durumu nasıl mı karşılar.
Aynen şöyle tepki verir: ‘’Şükürler olsun, tüm hatalarımızı yaktı bu olay, hadi şimdi tekrar temiz bir başlangıç yapalım.’’
Edison’u bir kahraman yapan, işte bu bakış açısıydı.
Güçlü bir zihine sahip olmak, kendinize güvenmekten, değişime kucak açabilmekten, başarısızlıklarınızı kucaklayabilmekten geçer.
İlişkileriniz Hayatınızın Yönünü Belirler
Hayatınızın kalitesi, mutluluğunuz ya da mutsuzluğunuz, başarılarınız, büyük ölçüde insanlarla aranızdaki iletişime bağlıdır.
Büyük başarılara sahip, çevresine örnek olan insanlara baktığınızda, diğer insanlarla kolay ve sağlıklı iletişim kurabildiklerini göreceksiniz.
İnsanlarla aranızda oluşan problemler herhangi bir faktörden daha fazla huzurunuzu kaçırır ve sağlığınızı da olumsuz etkiler. İşte bu nedenle, en önemli hedeflerinizden birisi; mutlu, huzurlu ve tatmin duyduğunuz bir insan çevresi yaratmak olmalıdır. Bunun için, ilişkilerinizi teker teker yeniden gözden geçirip, her birini daha doyurucu ve eğlenceli bir hale getirebilmek için bir plan yapmalısınız.İlişkilerinizi kontrol altına alıp, uyum içinde yürüttüğünüz sürece, düşüncelerinizi, kendinizi ifade etmeye ve gerçekleştirmeye yarayan gerçek potansiyelinizi ortaya çıkarma konusuna yönlendirebilirsiniz. Brian Tracy
Ne dersiniz? Dışarıda bir kahraman aramaya gerek yok sanki.
Kurban olmayı reddedip, kendi hayatınızın kahramanı olmaya var mısınız?
Comments