top of page

Haddini Aş Hikayeleri 61: Jim Carrey

Güncelleme tarihi: 31 Mar 2023

Jim’deki oyunculuk yeteneği çok az kişide var. Hatta kendisi gelmiş geçmiş en iyi aktörlerden birisi olarak kabul görüyor.

Ama bugünlere gelmesi hiç de kolay olmamış.

Sefalet dolu bir çocukluk ve gençlik dönemi geçiriyor Carrey. Evsiz kalıyor, hem okuyor hem fabrikalarda çalışıyor.

Ancak hayatı boyunca bir şeyi yapmaktan vazgeçmiyor: Hayal kurmak.

Kurduğu hayaller ona güç veriyor ve istediği yaşama ulaşmasını sağlıyor.

1962 yılında Kanada’da dünyaya gelen Jim, bir dergiye verdiği röportajda yalnız bir çocukluk geçirdiğini söylüyor. 

Sosyalleşmesi gerektiğinin bile bilincinde olmayan, gününün çocuğunu odasındaki aynaya bakıp mimik hareketleriyle kendi kendine eğlenmeye çalışan bir çocukluk dönemiydi bu. 

Jim henüz 12 yaşındayken, kirasını ödeyemedikleri için ailesiyle evlerinden çıkarılıyorlar ve karavanda yaşamaya başlıyorlar.

Birçok insan bunu bilmez ancak 12 yaşımdayken babam işini kaybetti ve bir karavanda yaşamak zorunda kaldık. Kanada’da yaşıyorduk ve bu süreci sanki kampa gidiyormuşuz gibi düşünerek eğlenceli bir hale getirmeyi başarabilmiştim.

Çalışkan bir öğrenci olan Jim bu dönem ailesine yardım edebilmek için okul çıkışında fabrikada çalışıyor. Ancak fabrikadaki 8 saatlik vardiyası, derslerine yeterince zaman ayıramamasına neden oluyor. 

Bu arada Jim’in bir tutkusu vardı: Stand-up. 

Bu tutkusunun üzerine gitmeye okul yıllarında başlıyor. Öğretmenleri sınıfta uslu durması koşuluyla ders sonlarında Jim’in gösteri yapmasına izin veriyordu.

15 yaşına geldiğinde ise Toronto’da bir kulüpte sahneye çıkarak stand-up gösterileri yapmaya başlıyor. 

Bu gösterilere sevdiği ve para kazanabileceğine pek de inanmayarak başlasa da bir süre sonra belli bir kitle ediniyor Jim. Böyle olunca 1 yıl sonra okulu bırakıp kendini tamamen komedyenlik işinde geliştirmeye karar veriyor. 

19 yaşına geldiğinde ise Hollywood’ta şansını denemeye karar verip Los Angeles yollarına düşüyor. 

Ancak işler hiç de hayal ettiği gibi gitmiyor. Çok sıkıntı çekiyor. Yiyecek yemek, kalacak yer bulamadığı günler geçiriyor.

1990’da artık ayakta durmakta zorlandığı günlerde hayal kurarak hayata tutunmaya çalışıyor. İyi hissetmek amacıyla kendisine oyunculuk hizmeti karşılığında alacağı 10 milyon dolar değerinde, 10 sene sonra bozdurabileceği bir çek yazıyor ve cüzdanına koyuyor. 

Bu çeki yıllarca saklıyor ve her gün ama her gün başaracaklarının ve sahip olacaklarının hayalini kuruyor.

Kendine sürekli şunu hatırlatıyor: 

Sahip olacaklarım etrafımda, sadece şu an için bana gelmiş değiller.

Ve gerçekten de 1994 yılında rol aldığı Salak ile Avanak filminde yaklaşık 20 milyon dolar kazanarak hayalini gerçekleştirmiş oluyor. Bununla da kalmayıp Hollywood’un en çok kazanan aktörlerinden birisi oluyor Jim.

1994 yılında babasını kaybeden Jim, o güne kadar cüzdanında taşıdığı çeki çıkartıp ve babasının tabutunun içine koyuyor. 

Babam harika bir komedyen olabilirdi, fakat kendisi bunun olabileceğine ihtimal vermemiş. Bunun yerine oldukça geleneksel ve güvenli bir tercih yaparak muhasebeci oldu.
Babam ben 12 yaşıma geldiğimde o güvenli işinden kovuldu ve biz bütün aile hayatta kalabilmek için elimizden ne gerekiyorsa onu yaptık. Babamdan birçok ders öğrendim. Öğrendiğim şeylerin başında ise istemediğin bir işi yapıyorsan başarısız olacağın geliyordu. Yani sevdiğin bir şeyi yapmakta şansını denemen lazımdı.
215 görüntüleme1 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2_Post
bottom of page