top of page

Spotify’in Geleceğine Yatırım Yapıyorum

Güncelleme tarihi: 31 Mar 2023

Bazı okuyucularımdan gelen yoğun talep üzerine her hafta yatırım yaptığım varlıklardan birisi ile ilgili detaylıca paylaşımlar sunmaya karar verdim. 

Eğer bir aksama yaşamasam her Çarşamba sabahı bu makalelerimle karşılaşacaksınız.

(Önemli Not: Lütfen yazdıklarımın asla bir yatırım tavsiyesi olmadığını, sadece kendi yatırım mantığımı paylaştığımı unutmayın. Her yatırımcı kendi araştırmasını kendisi yapmalıdır.)

Son dönemde hisse senetlerini satın almaya başladığım şirketlerden birisi Spotify.

Bugün hem neden bu şirkete yatırım yaptığımı, hem de Spotify’in parlak geleceğini oluşturacağına inandığım temel yapı taşlarını özetlemeye çalışacağım.

Müzik pazarını kökten değiştiren bu şirketin inovasyonlarının ve stratejilerinin, yatırım yapmayı düşünmesiniz bile, ilginizi çekeceğini umuyorum.

Temel Bilgiler:

Spotify İsveç’ten çıkıp global dijital müzik pazarını fetheden çok başarılı bir aplikasyon.

Bugün 113 milyon aboneye ve 248 milyon aylık aktif kullanıcıya sahip olan Spotify üzerinden 50.000.000 civarında şarkıya ulaşabiliyorsunuz.

Spotify müzik streaming hizmetlerinde %36’lık pazar payı ile, en yakın rakibi olan Apple Music’in 2 katı büyüklüğe sahip bir pazar lideri. Apple’den sonra Amazon (%13), Tencent (%10) ve Google (%5) ile sıralanıyorlar.


Halka açık olan şirketin piyasa değeri 26.5 Milyar$ civarında.

Benzer bir işi film alanında yapan Netflix’in piyasa değeri ise 153 Milyar$’a yakın.

Yıllık cirosu 6Milyar$’lara ulaşan Spotify, ilk kez 2019 3. Çeyrekte 50 Milyon Euro civarında kar yazabildi. Daha öncesi dönem ise çoğu teknoloji startupında olduğu gibi zarar eden yıllarla dolu.

Streaming Pazarı Çok Hızlı Büyüyor:

Akıllı cep telefonları, geniş bant internet ve bulut gibi teknolojiler son 5-10 yıllık dönemde insanların medya tüketimlerini kökten değiştiriyorlar.

Artık insanlar medya ürünlerini satın almak yerine, diledikleri içeriğe, diledikleri zaman ulaşabilecekleri aplikasyonlara üye olmayı tercih ediyorlar.

Netflix’in film, Spotify’in ise müzik alanında öncü olduğu bu servislere verilen genel isim “streaming”. Ayrıca 5G’nin yaygınlaşması ile birlikte dijital oyunlarda da streaming girişimlerinin hızlandığını göreceğiz. Nitekim Amazon, Apple ve Google gibi firmalar bu alana uzun zamandır yatırım yapıyorlar.

Yıllık ortalama büyüme oranlarını aşağıda gördüğünüz streaming hizmetlerinin 2019’daki toplam pazar büyüklüğünün 89 Milyar$ olduğu tahmin ediliyor. Yıllık ortalama %35’lik büyüme ile pazarın 2024’de 390 Milyar$’lık dev bir büyüklüğe ulaşacağı öngörülüyor.

Müzik streaming pazarının da önümüzdeki dönemde %32’lik yıllık büyümeler yaşayacağı tahmin ediliyor.

Pazar payı kompozisyonunun değişmemesi durumunda Spotify cirosunun 2024’de 20 Milyar doları geçebileceğini düşünüyorum. 

Airpod’un Etkisi:

Yukarıdaki pazar büyüklüğü değişimlerinde Apple’in piyasaya sürdüğü Airpod gibi kablosuz kulaklıkların etkisini hesaba tam olarak katmak oldukça zor.

Eğer aranızda Airpod kullananlar varsa, bu ürünü kulağınızdan neredeyse hiç çıkaramadığınızı tahmin ediyorum.

Bu tür kulaklıkların bendeki etkisi içerik dinlemeye ayırdığım vaktin, içerik izlemeye ya da okumaya ayırdığım vakti geçmeye başlaması oldu.

Şu anda Spotify gibi aplikasyonlara ayırdığım vakit, Youtube ve Netflix gibi film platformalarına ayırdığım vakti çok geçiyor. Arabada, yürürken, spor yaparken ve hatta çalışırken bile sürekli olarak dinlediğim bir şeyler var.

Podcastlerin İnanılmaz Yükselişi

Peki ne mi dinliyorum?

Elbette müzik tüketimim yoğun. 50.000.000 şarkıya kolayca ulaşabildiğim Spotify’in müzik tüketimimi artırdığı kesin.

Ama belki ondan da yoğun olan tüketimim podcastler.

Özellikle teknoloji, yatırımcılık ve girişimcilik konusunda çok sayıda podcast kanalına üyeyim ve bunları da Spotify üzerinden dinliyorum.

Podcast ülkemizde henüz emekleme aşamasında bir medya aracı. Ama dünyadaki podcast istatistikleri inanılmazlar.

Şu anda 850.000 civarında Podcast kanalının olduğu ve bunlara 30.000.000’un üzerinde bölüm yüklendiği tahmin ediliyor.

Sırf Apple Podcast üzerinden 525.000 podcast kanalının 100 ayrı dilde yayın yaptığını söylesem ne kadar dev bir medya ile karşı karşıya olduğumuzu daha iyi kavrayabilirsiniz.

Ülkemizin podcast dinleme istatistiklerine maalesef sahip değilim. Öte yandan ABD’ye baktığımızda nüfusun %32’sinin son bir ay içerisinde mutlaka podcast dinlediğini görebiliyoruz.


Toparlamak gerekirse Airpod’lar ve podcastler insanların medya tüketiminde dinlemenin payını hızla artırıyorlar.

Bu eğilimin önümüzdeki yıllarda ivmelenerek süreceği tahmin ediliyor.

Spotify’in Farkı Ne?

Müzik streaming pazarında rekabet çok yoğun. Aşağıdaki tabloda gördüğünüz gibi hem Apple, Amazon, Tencent ve Youtube gibi teknoloji devleri bu pazardan pay kapmaya çalışıyorlar, hem de çok sayıda yerel ya da global bağımsız girişim mücadele içindeler.

Bütün bu rekabete rağmen Spotify benim gözümde pazarın domine eden gücü olmaya devam edecek önümüzdeki dönemde.

Bu öngörümün 3 ana nedeni var:

1-Keşif Kolaylığı:

Apple Music ve Youtube Music’i de kullanan birisi olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim:

Başka hiç bir platform yeni müzikler keşfetmeme ve zevkime uygun yeni müzisyenlerle tanışama Spotify kadar güçlü bir şekilde yardımcı olamıyor.

50 Milyonun üzerinde parçanın yüklü olduğu bu dev platformun hem yapay zeka marifeti, hem de insan eliyle benim için hazırladığı haftalık listelere bayılıyorum örneğin. Ayrıca çeşitli müzik türlerine dayalı radyolarına ve kişiselleşmiş önerilerine de hayranım.

Spotify’in bu gücü aboneliğimi hiç sorgulamadan yenilememi sağlıyor. Bu aboneliğe dayalı bir sistem için inanılmaz büyük bir güç.

2-Podcast Yatırımları:

Spotify büyüyen podcast pazarını en çabuk farkeden streaming şirketi oldu.

Bundan dolayı da Gimlet, Anchor, and Ringer gibi podcast girişimlerini hızla satın aldı, Barrack Obama gibi ünlülerle özel podcast yayın anlaşmaları yaptı.

Hem içerik zenginliği, hem de yaptığı girişim satın almalarının getireceği know-how sayesinde Spotify’in podcast pazarını domine eden oyuncu olacağına inanıyorum.

Podcast yayıncılarının içeriklerini bedavaya sunuyor olmalarının şirketin karlılığını da olumlu etkileyeceğini tahmin ediyorum.

3-Yeni Müzisyenlere Tanıtım Şansı

Yakın zamanda Spotify müzisyenlere yeni bir hizmet sunmaya başladı.

Yeni müzisyenler hedef müşterilerine direkt reklamlarla ulaşabilecekler. İnsanların müzik zevklerine çok hakim olan Spotify müzisyenlere çok düşük bütçelerle eserlerini en doğru kitleye pazarlama şansını verecek yani.

Bu yeni hizmet hem Spotify’a yeni gelir fırsatları yaratacak hem de içeriğinin en güncel eserlerle dolu olmasını sağlayacak.

Sonuç:

Medya tüketiminde dinlemenin payının hızla artacağına ve Spotify’in bu pazardaki en güçlü oyuncu olduğuna inanıyorum.

Spotify’in ABD piyasalarında yaşanan hızlı değer artımı dalgalarına şimdiye kadar pek binmediğini de gördüğümden şirketin hisse değerinde ciddi bir artış potansiyeli görüyorum. Bu çerçevede Spotify yatırımlarımı aşamalı olarak artırıyorum.

(Önemli Hatırlatma: Bu bir yatırım tavsiyesi değildir. Sadece kendi görüşlerimi açıklıyorum. Yatırım kararları için kendi araştırmanızı kendiniz yapmalı ya da bir uzmana başvurmalısınız.)


24 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
Yazı: Blog2_Post
bottom of page